27 Mayıs 2008 Salı

Ajax futbolcu fabrikası işini abartmadı mı?



Real Madrid 'in sezona Wesley Sneijder, Liverpool 'un Ryan Babel gibi transferlerle başlamış olması kulağa hoş geliyordu. Herkes Sneijder gibi bir futbolcuyu büyük bir ligde izlemek istiyordu. Ryan Babel ise Dünya Kupasının ardından merak uyandıran bir yıldız adayıydı. Fakat herşey bu kadar hoş görünürken, birileri bir yandan son kozlarını oynuyordu…. Para kazandığını sanarak aslında para kaybeden ve son kozlarını –en azından birkaç sezon için- oynayan Ajax oldu. Ajax takımı futbolcu yetiştirmek konusunda dünyadaki en iyi örnektir beklide. Ama satmak konusunda sınırları sanki biraz aştılar.

Hollanda da diğer takımlara göre Ajax ‘ın farklı bir havası vardır. Gerek geçmişteki başarıları, gerek yetiştirdiği yıldızlar, gerek futbolcu yetiştirme sistemleri hep farklı olmuşlardır. Potansiyeli bu kadar yüksek olan bir futbol kulübünün daha iyi yerlerde olamaması insanı hem şaşırtıyor, hem de üzüyor. Fakat Ajax takımı yöneticilerinin futbolcu satmayı gelenek haline getirmeleri bu durumun en önemli etkeni gibi görünüyor.

1970 ‘lerin başında 3 yıl üst üste kazanılan Şampiyon Kulüpler Kupası’nın ardından 20 yıl sonra, bu kez Şampiyonlar Ligi kupasını 1994-95 sezonunda müzesine götüren Ajax o tarihten sonra ciddi bir gerileme yaşıyor(bir sonraki yıl ŞL’de finale kadar çıktılar ama maçı penaltılar sonucu Juventus’a kaptırdılar). Bunun en önemli sebebi ise aslında hepimizin bildiği futbolcu yetiştiren kulüplerin başbelası olan Bosman Kuralları… Bosman davası olmasa, belki de Avrupa futbolunu on yıl boyunca domine edebilecek bir nesil yetiştirmişti Ajax. Ancak Bosman kararı her şeyi değiştirdi. O takımın tamamı, hatta bazı yedekleri dahi sonraki yıllarda Avrupa'nın çeşitli büyük kulüpleri tarafından transfer edildiler. Kaleci van der Sar, Reiziger, Frank de Boer, Bogarde, Seedorf, Litmanen, Davids, Finidi, Ronald de Boer, Overmars, Kluivert, Kanu, Musampa gibi oyuncular İngiltere, İtalya, ve İspanya liglerinin en önemli takımlarında yıllarca forma giydiler ve bazıları hala bu takımlarda oynamaya devam ediyorlar.



Fakat bu durum Ajax kulübünü sarsmakla birlikte altyapı konusunda ivme kazanmalarına da sebep olmuştur. Bu tarihten sonra neredeyse her yıl futbol sahnesine bir yıldız sürdüler . Bu devamlılık arzeden futbolcu yetiştirme potansiyelleri, Ajax’ın futbolcu fabrikası olarak isimlendirilmesine sebep oldu. Ajax’ın futbolcu yetiştirme politikası “De Toekomst” yani gelecek sistemini incelemek ayrı bir yazı hatta tez konusu olacağından buna değinmeyeceğim.

Ajax 90’ların ardından düzenli olarak Şampiyonlar Liginde yer almayı başarıyordu. Fakat son yıllarda futbolcu satmak konusunda sınırları aşan Ajax kulübü bu yıl Şampiyonlar Liginde yok. Hollanda Liginde bu yıl yapılan play-off lar sonucunda bu hakkı Ajax’ı eleye Twente kazandı. Bu durum aslında sadece Ajax’ın bir yıllığına Devler Ligine katılamaması demek, ama bana farklı şeyleri düşündürdü. Sadece 1 dakikalık bir beyin fırtınası sonucunda Ajax’ın son yıllarda büyük takımlara sattığı oyuncuları hatırlamaya çalıştım. Buna göre; (Eksik futbolcular olabilir)

Rafael Van der Vaart, Nigel de Jong (Hamburg)
Christian Chivu (önce Roma, oradan İnter)
Maxwell, Zlatan İbrahimovic (İnter)
Wesley Sneijder (Real Madrid)
Ryan Babel (Liverpool)
Andy van der Meyde, Steven Piennar (Everton)
Mido (Middlesbrough)
Julien Escude, Tom de Mul (Sevilla)
Petri Pasanen (W. Bremen)
Zdenek Grygera (Juventus)
Maduro (Valencia)

Bu futbolcuların birçoğu oynadıkları takımlar için şu an çok önemli isimler. Ajax büyük gelirler elde etti belki, ama Ajax taraftarları kadar olmasa da insanın canı yanıyor. Elbette ki bacasız sanayi futbolun koşullarında bu futbolcuları satmak zorundasınız ama Ajax kulübünü eleştireceğimiz nokta bu futbolcuları çok çabuk elden çıkarması, direnmemesi ve belki de büyümeyi denememesidir. Hollanda’nın Bayern Münih’i olmak belki de bu soruna biraz çözüm olabilir. Yoksa Ajax taraftarını zor ve ayrılıklarla dolu bir gelecek bekliyor. Çünkü futbolcu fabrikası bu kez de Klaas-Jan Huntelaar, Urby Emanuelson, Martin Stekelenburg gibi isimleri müşterilerine satacak. Heitinga’yı unuttuğumu sanmayın, o zaten transfer dönemi başlamadan Atletico Madrid’e satıldı bile.

Sitedeki ilk yazımı okuduğunuz için teşekkür ederim.
Kalın sağlıcakla…

Hiç yorum yok: